Şimdi herkes köşesinde. Kimi evli, kimi
başka dizilerde. Hatta bizim lastik çizmeli kız neredeyse yakında anne.
Onlar köşelerinde. Başka adlarda başka
kentlerde; bambaşka hikayelerin içinde.
Ama başımıza sardıkları bitmez tutku hep bizimle. Başımıza sardılar bu destanı,
sonra çıktılar destanın dışına. Zaten öyle olacaktı bir gün ama bu kadar yakın
olmasını beklemediğimiz bir anda oldu vedaları. Daha dalya bile dememiştik
yüzüncü bölümü de devirip. Yetmiş birdeydik henüz.
Şimdi herkes kendi kabuğunda. Ya da bir
dizi setinde. Aslan, Zeytinbağı’nda, Bursa yakınlarında. Oto tamircisi. Yine
harbi. Yine dobra. Yine sevdalı başı. İhsan Bey, yine kız babası, kızıyla başı
dertte. Evi yine sevimli belki ama bir sokağa açılıyor. Çiftlik çok gerilerde.
Traktöre binmiyor artık. Büyücek bir arabası var şimdilerde. İhsan Bey artık
tarlada değil, otomotiv sektöründe. Elinde vida, cıvata. İşi tamircilik. Kendi
kalbini bile tamir edemeyen bir tamirci o şimdi. Kızının da tabii.
Şimdi herkes ayrı bir yolda. Ziya’yı
görür gibi oldum bir dizide. Takım elbiseli miydi ne. O da tutturmuş gidiyor
bir aksi yönde. Ne oduncu gömlekleri var üzerinde geniş ekoseli ne de çizme.
Şöyle bir gördüm dedim ya. Bakıyordu gülümsemeden. Acaba sadece rol gereği
miydi gülümsememesi yoksa içinde Hatay’a uzanan bir çiftlik yoluna duyduğu
özlemden miydi?
Süheyla Hanım da sanırım bir dizide.
Sanki onu da görür gibi oldum. Ama ne adını biliyorum dizinin, İhsan Bey’in
yeni dizisinin adını bilmediğim gibi, ne de kanalını. Rüzgar onu da savurmuş
bir yerlere. Yine vakurdu duruşu.
Cemal Ağa, yine ağa. Zaman zaman bir
görünüp bir kayboluyor. Eee bu da ağalığın şanından olmalı. Bakalım bir daha ne
zaman görünecek. Ali bile bir yerlere gitmiş. Yine oyunlar peşinde olmalı.
Sanırım Demir2in babası da bir dizide.
Şimdi hepsi ayrı bir yerde. Gonca ile
Ceylan nerede? Bir de Melek. Ya Fatma Anne? Bir onları göremedim. Yoksa
Hatay’da mı kaldılar. Zaten bırakıp da gelinilecek yerler miydi oralar.
Sanki Ökkeş de kapılmış gitmiş rüzgara.
Sanki onun da çehresi vardı bir dizide. Çiftlik olmasa da yaşadıkları, başka
kişiler olsa da canlandırdıkları; Ökkeş, o sadık Ökkeş’tir benim için. Ha
Asi’de olmuş ha başka bir dizide.
Asi derseniz… O yeni Asiler peşinde.
Biliyor ki bizim Asi hiç büyümez gözümüzde. Büyüyüp de olgunlaşırsa eğer,o,
çiftliğin kızı; destansı aşk hangi kopup
uçup gitmiş sayfalarda unutulur kalır. Gençlikte filizlenen, gençlikle beslenen
olaylar orta yaşta yaşanmaz. ASİ’ye hala çok genç ama bizim ne beklediğimizi
biliyor o. Belki Kozcuoğlu Çiftliği’ni kotaracak, çekip çevirecek yeni nesil
lastik çizmeli kızlar yetiştirmek üzere. Başı ille de yemenili. Atı ille de
yağız. İlk sevdası ille de toprak, tarla tapan.
Acemi Demirci, 04.10.2011
.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder