Erdem aşkta olursa, o aşk destan olur.
Çok aşk var mutlaka orada burada. Kendi içinde. İki kişi arasında. Arı.
Tertemiz. Bildiğimiz de var, bilmediğimiz de.
Gözler önünde erdemli bir aşk olursa. O
gözler önündeki erdemli aşkın zamanı, mekanı, ortamı düşlediğimiz boyutta
olursa.. O düşlediğimiz boyutta yaşanan aşk, doğanın en güzel görüntülerinde,
kırlarda, tarlalarda, ağıllarda geçerse. O kırlar, tarlalar tarihin her şeyiyle
yıkayıp yuduğu, kendi rengine boyadığı bir kentte uzanıp giderse. O kentte
tersine akan bir nehir can verirken tarlalara, canlar alarak can da yakarsa. O
kentte kayıp yenidoğanlar, kayıp gençlikler, kayıp sevdalar küllenmeyen bir köz
halindeyse. Yağız atların sahiliyse o kentin sahilleri.
O
yağız atlar terkilerinde uzun eteği ya da uzun etek pantolonu yağız böğürlerini
öreterek Asi gözlü, gururlu, maşalı saçlı, lastik çizmeli bir kız taşırsa. At
binen kızın karşısına at binen bir oğlan çıkarsa yağan yağmurda sırılsıklam
olduğunu fark bile etmeyen. Sevdadan sırılsıklam yan çiftliğin oğluysa o bir
de. Evvelce büyüklerce yazılmış öfkelere, kinlere, nefretlere kova kova Asi
sularından döküp, sayfaları temizlerken kendi gözyaşları Asi’yi doldurursa.
Sabırla, sevdanın ivmesiyle her zorluğa
göğüs gererlerse. İşte bu zor mu zor, biri başarılsa diğeri atlanamaz yüksek
duvarlar, eller kollar çizilerek; dizler yara bere içinde kalarak; avuçlar kanayarak
tırmanılıp atlanırsa.
Erdemli aşk yani sadece iki kişilik,
sadece sevda bağı üzerinde temellenmiş aşk kazanırsa seneler de sürse her çileye katlanıp; İşte Asi odur. İşte Asiye, o
at binen kızdır. Tek ve yalnızca odur ASİ’ye.
İşte yağmurda ıslandığını bile göremeyen
sırılsıklam aşık Demir yürek, o yan çiftliğin oğludur. Tek odur.
Böylesi gelmedi. Asi dizisi, TEK ve
YALNIZCA O. O kadar.
Acemi Demirci, 29.09.2011
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder