Nesil Reklamlara kadar işledi “Yeni
nesil” kavramı. Yeni nesil ile kast,
daha yeni, daha güncel olanı anlatmak. Bir ölçüde daha iyiyi belki.
Bir roman yazıldı uzaklarda bir yerde. Nesiller
önce. Adı Aşk ve Gurur idi.
Bir bilinmedik aşk yaşandı Anadolu
topraklarında. Bereketli, sıcak, her yanı başka güzellikte Hatay Ovası’nda.
Belki de aşkın kahramanlarından biri, bir vasiyette bulundu kızına. “Anlat bu
öyküyü” diye öykündü anlatılmış öykülere.
Kaç
neslin yaşanmışlığı birleşti. Uzaklardaki roman çıkış oldu. Hatay’daki
aşk da esas oldu. Ters akan, bulanık sulu Asi kenarında yeşerdi bu harmanlama.
Tarlalarda, kırlarda, ovalarda, dağ esintili çiftliklerde. İlk tohum bir Cuma
günü saat 20:00’de atıldı. Sihirli bir müzikle.
Bir yeşerdi ki tohumlar. Ormanlara taş
çıkartırcasına. Ulu ağaçlarla donandı sayfalar Asi Nehri kenarında filizlenen
sevdanın peşinden. Her biri farklı topraklardan ağaçlardı. Kimi fide Ankara’dan kimi İstanbul’dan,
Bursa’dan , ya da yurt dışından.
Rugan ayakkabılar da aşka yürüdü,
çamurlu lastik çizmeler de. Toprağa bulanmış, çapa yapmış, kazma tutmuş,
avuçları yara olmuş bir kızın eli ile İstanbul’da masa başında kalem
tutmuş ardından ata topraklarındaki çiftliğine dönmüş bir yıpranmamış delikanlı
eli günden güne birbirine uzandı. Toprak kokan el ile avucunda geçmiş saklı el
birleşti. O an, sihirli müziğin en coşkulu notaları döküldü.
Kaç neslin bir solukta anlatıldığı Asi
kenarında yeşeren aşk öyküsü bir nesillik de olmadı, yeni nesillik de olmayacak
kesin. Nesillerin öyküsü o.
Acemi Demirci, 07.08.2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder